Genel

İran’dan Keşmir’e; ABD’nin yeni savaş planları

Suriye savaşında istediği başarıyı sağlayamayan ABD emperyalizmi, bir taraftan göstermelik “geri çekilme” açıklamalarını sürdürürken, diğer taraftan savaşı yeni mevzilere, yeni cephelere taşımaya çalışıyor. Son aylarda bu çabaları hız kazandı. Geçtiğimiz Kasım ayında, Ukrayna ile Rusya arasında Kerç Boğazı krizi patlak vermişti. 25 Kasım günü, Karadeniz ile Azak Denizi’ni birbirine bağlayan Kerç Boğazı’ndan geçmeye çalışan üç Ukrayna gemisi, Rus donanmasının müdahalesi …

Devamını oku

Devrimci-demokrat adaylar üzerine…

pdd-arka-logo-1

Son yıllarda tasfiyecilik ve reformizmin etkisiyle parlamentarist eğilimler güç kazanmış ve her ne olursa olsun seçimlere katılmak, bir partiyi veya adayı desteklemek zorunluymuş gibi ele alınmıştır. Seçim çalışması, bir parti ya da adayın desteklenmesine indirgenmiş, bunun dışındaki tutumlar “apolitik”likle damgalanmıştır. Yani politika yapmak, düzen sınırları içindeki mücadeleyle (onun da en dar hali seçimlerle) özdeşleşmiş ve adeta oraya hapsolunmuştur. Her şeyin …

Devamını oku

EYT’lilerin mücadelesi tüm işçi-emekçilerin geleceğidir

Son aylarda Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ülkenin dört bir yanında toplantılar yapıyor, mitingler düzenliyor, sorunu gündemde tutmaya çalışıyorlar. “Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” (EYT-SYD) öncülüğünde gerçekleşen toplantılara katılım öylesine yüksekti ki, salonlara sığmaz oldu. 10 Şubat’ta Ankara’da Anıtkabir’deki buluşmaya 200 binin üzerinde insan katıldı. Şimdi Mart ayının ortalarında İstanbul’da bir miting yapmayı planlıyorlar ve bir milyon kişinin …

Devamını oku

Flormar işçilerini ziyaret

DSB olarak 28 Şubat günü Flormar işçilerini ziyaret ettik. “Flormar değil direniş güzelleştirir” pankartıyla karşılanıyoruz ilk önce. İşçiler, Flormar şirketinin reklamına atıf yaparak bulmuşlar bu sloganı. Biz de “direniş yaratıcıdır aynı zamanda” diyelim. Flormar işçileri Petrol-iş sendikasında örgütlendikleri için 14 Temmuz 2018 tarihinde işten atılmışlardı. O günden itibaren direnişteler. Fabrika önünde direniş çadırları var. Bugüne dek başka yerlerde de eylem …

Devamını oku

Gezi direnişi yargılanamaz

taksim 31 mayis

Gezi Direnişi için mütalaasını veren savcı, aralarında Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Can Dündar ve TMMOB yöneticilerinin de bulunduğu 16 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Gezi Parkı Direnişi, artan siyasi ve ekonomik baskılar karşısında, kitlelerin patlayan öfkesidir. Tüm ülkede milyonlarca insanın katıldığı bu ayaklanma, Türkiye tarihinin en önemli, en kitlesel halk hareketidir. Bu harekete katılmak doğrudur, meşrudur. Bugün …

Devamını oku

Krizin en vahim hali GIDA KRİZİ

pdd-arka-logo-1

Tarımdaki kriz, ekonomik krizin en vahşi, en katmerli, kitleler için en acı yüzünü oluşturur. Sanayideki kriz, bir yıkım anlamına gelirken, bu durum tarım krizi ile birleştiğinde, yaşam koşulları çok daha korkunç bir düzeye düşer, vahşi bir açlık ortaya çıkar. Ve bu krizi atlatmak daha zor, bedeli çok daha ağır olur. Zaten tarım krizini atlatmak, genel ekonomik krizi atlatmaktan çok daha …

Devamını oku

Endüstriyel tarım, küçük üreticinin ölümüdür

“Yeşil Devrim”in dünyaya ihraç edilmeye, yarı-sömürge ülkelere dayatılmaya başlandığı dönemde, 1974 yılında Roma’da düzenlenen Dünya Gıda Konferansı’da konuşan ABD Tarım Bakanı Earl Butz şunları söylüyordu: “Gıda, pazarlık sandıklarındaki en önemli araçlardan biridir. İnsanların size güvenip dayanmalarının, size bağımlı olmalarının ve bu şekilde sizinle işbirliği yapmalarının yolunu arıyorsanız, onları gıdaya bağımlı hale getirmek bana kalırsa mükemmel bir yöntem.” ABD Dışişleri Bakanı …

Devamını oku

Sınıf mücadelesinde KADININ GÜCÜ

Asırlara yaslanmış bir baskı, asırlardan gelen bir ezilme ve sömürülme ile en ağır, aşağılayıcı, hiçleştirici tavırlar, sözler layık görülmüş kadına. Koca, baba ya da abi; her zaman bir erkeğin denetiminde ve emrinde yaşamış. Kocasına “bey”, “efendi” demek zorunda kalmış; adı “kaşık düşmanı”, “eksik etek”, “saçı uzun, aklı kısa” olmuş. “Sırtından sopayı, karnından sıpayı…” denmiş… Tarlada, fabrikada en ağır koşullarda çalışmış, …

Devamını oku

“Kadınlar politikaya çekilmeksizin yığınlar politikaya katılamaz”

Bolşevizmde ve Rus Ekim Devrimi’nde başta gelen, temel olan şey, tam da kapitalizm koşullarında en çok ezilmiş olanların politikaya katılmalarıdır. Onlar, monarşi koşullarında da, burjuva demokratik cumhuriyetlerde de kapitalistlerce aşağılandılar, aldatıldılar ve soyuldular. Toprakta, fabrikada ve işletmede özel mülkiyet ayakta kaldığı sürece, halk emeğinin kapitalistlerce bu ezilmesi, bu aldatılması, bu soyulması kaçınılmazdı. Bolşevizmin özü, sovyet iktidarının özü, burjuva demokrasisinin yalanlarını …

Devamını oku

NEWROZ İSYANDIR! İsyan ateşini körükle!

21 Mart, gece ile gündüzün aynı saatlere eşleştiği, doğanın canlandığı, baharın müjdelendiği gündür. O yüzden de Ortadoğu halkları, bugünü “yeni gün” “New-roz” olarak adlandırmış ve çeşitli retoriklerle karşılamışlardır. Doğasal uyanışı toplumsal uyanışla da birleştiren mitolojik öyküler eklenmiştir sonra. Bunların içinde en çok bilineni, Demirci Kawa’dır. Efsaneye göre bir dağın başında zalim Dehak yaşamaktadır ve insan beynini başındaki yaralara sürerek hayatta …

Devamını oku