Etiket arşivi

Hücreler ve 12 Eylül kitapları Çukurova Kitap Fuarı’nda

nevin-adana-fuar

Ocak ayının ilk haftasında açılan Çukurova Kitap Fuarı’na bu yılki ilgi oldukça fazlaydı. Fuarda, yayınevimiz tarafından basılan ‘Darbe Yenilgi Direniş: 12 Eylül’ kitabı ve Belge Yayınları ile birlikte ikinci kez basılan “Hücreler kitabı Dava Dosyası” da bu ilgiden payını aldı. Belge Yayınları’nın standında kitapları imzalayan Nevin Berktaş, yerel gazete ve dergilerin sorularını yanıtladı.Şujin gazetesinde çıkan röportajında, kitaplarına özellikle gençlerin ilgi …

Devamını oku

“Niye öleyim”?!

cizre-cocuklar

Bu cümlenin sahibinin adı Burak Kayaoğlu. Kendisi şairmiş! Onu ve yazdığı şiiri bize tanıtan ise, Melih Pekdemir. 12 Eylül mahkemelerinde “örgüt değil, dergiyiz” savunmasıyla ünlü Devrimci Yol’un “önder”lerinden Melih Pekdemir. Pekdemir, 5 Eylül tarihli BirGün gazetesinde yayınlanan yazısında, “Niye ölelim ki” başlığını kullanmış; ayrıca bu şiire atıfta bulunmuş. Yazısında 15 Temmuz’dan bugüne yaşanan sürece ilişkin olarak “işbaşındaki şeytanların” gidici olduğunu …

Devamını oku

Fatih’in belgeseli çekildi

fatih-etkinlik

Mehmet Fatih Öktülmüş belgeseli, “Kutup Yıldızı-Ağacın Köklerinden Biri” adıyla ilk gösterim olarak Adana’da izleyicilerle buluştu. Yönetmenliğini Şaban Karabeli’nin, senaristliği ve editörlüğünü Özgür Akbaba’nın yaptığı belgesel, Fatih Öktülmüş Kültür Evi yapımcılığında çekildi. Tam da Fatih’e yakışır bir şekilde kolektif bir emeğin ürünü olarak ortaya çıkan eser, aynı zamanda büyük zorluklar ve yokluklar içinde gösterime hazır hale geldi. Belgeselle, Fatih’in çok fazla …

Devamını oku

Kutup Yıldızımız M. Fatih Öktülmüş

fatih

Mehmet Fatih Öktülmüş, 1984 yılında İstanbul cezaevlerinde gerçekleşen Ölüm Orucu eyleminde şehit düştü. DS savaşçıları Abdullah Meral, Haydar Başbağ, Hasan Tel ile birlikte sonsuzluğa uğurlandı. Onlar, 12 Eylül cuntasının devrimci tutsaklar üzerinde uygulamaya kalktığı “tek tip elbise” başta olmak üzere, faşist yaptırımlara bedenleriyle barikat oldular. Hem içeride, hem dışarıda 12 Eylül faşizminin karanlığını yaran gün ışıklarıydılar. Faşizme ve teslimiyete karşı …

Devamını oku

Geçmişten geleceğe YÜRÜYÜŞÜMÜZ SÜRÜYOR!

ustalar-onderler

Şubat ayı, ihtilalci komünistlerin “kuruluş” ve “yeniden doğuş” ayıdır. ’79’un 21 Şubat’ında, bu topraklarda Mustafa Suphi’lerden sonra ilk komünist örgütün kuruluşu müjdelendi. ‘98’in 17 Şubat’ında ise, tasfiyeye sürüklenen yapıyı yeniden bolşevik bir rotaya sokan “yeniden doğuş” gerçekleşti. Bundan dolayıdır ki, Şubat, ihtilalci komünistlerin her yıl “doğum günü” olarak kutladıkları, onur duydukları tarihlerini ve şehitlerini andıkları, bunlardan aldıkları güç ve moralle …

Devamını oku

YÖK protestosuna polis vahşeti

12 Eylül’ün üniversiteleri cendere altına almak için oluşturduğu YÖK (Yüksek Öğrenim Kurumu) 35. yılında, bir kez daha protesto edildi. YÖK kurulduğu yıldan itibaren başta üniversite öğrencileri ve öğretim üyeleri olmak üzere toplumun geniş bir kesimi tarafından eleştirilen, 12 Eylül’ün en fazla yıpranan kurumudur. Onun içindir ki, 12 Eylül sonrası gelen her hükümet, YÖK’ü kaldırma sözü vermiştir. Bunların sonuncusu AKP, aradan …

Devamını oku

İsmail Cüneyt (Stalin Mehmet) Ölümsüzdür!

ismail-cuneyt

Komünist önder İsmail Cüneyt, 21 Aralık 1983 tarihinde İstanbul-Gayrettepe’de işkencede katledildi. 12 Eylül sonrası “gözaltında kayıp”larındandı. O, Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi.  Lise yıllarında devrimci düşüncelerden etkilendi ve mücadeleye atıldı. ’73 yılında Hacettepe Üniversitesi’ne girdi. Üniversitede gelişen anti-faşist mücadelede, ön saflarda yer aldı. Sezai Ekinci ile Hacettepe’deki anti-faşist mücadele içinde tanıştılar. Bu yıllardaki beraberlikleri, …

Devamını oku

İş cinayetleri sınıf mücadelesiyle durdurulur!

yuksekte-calisan

Sermaye birikimi, bir yandan sermayenin genişleyerek yeniden üretimini, bir yandan da artı-değerin ve dolayısıyla kapitalist toplumsal ilişkilerin yeniden üretimi içerir. Bu nedenle kapitalist üretim sürecini bütünlüklü ve birbirleriyle bağlantılı bir süreç olarak düşünmek gerekir. Çünkü bu süreçte sadece meta ve artı-değer üretilmez; kapitalist ilişkilerin ve ücretli işçinin de üretildiğini ve yeniden üretildiğini görürüz. Emek-sermaye ilişkilerine dair dönemlendirme yaparken de belirli …

Devamını oku

Ekim Şehitleri Ölümsüzdür!

ekim-sehitleri1

Gel bir bak yakından şu yiğitlere Daha dün gibiydi acımasız devrildiler Kan bir kara görüntüydü göğüslerinde Ölüm çirkindi onlar güzelleştirdiler.   Düştüler toprağa özgürce, korkusuz Kurşun sesi değildi bir sevdalı gülüştü Düştüler dimdik, özgürce, yalın Öldüler ama çoğaldılar ölümsüz   Ölmediler onlar, ölemezler ki Bu yadsınmaz gerçeği bilmedi satılmışlar Onlar bir atardamardı halkların yüreğinde Gecelerde yıldız yıldız uçuşan   Gözyaşları …

Devamını oku

İçi boş “barış” çığlıklarıyla değil MÜCADELE GÜCÜMÜZLE KAZANACAĞIZ!

44-kapak

7 Haziran seçimlerinden bu yana, içerde-dışarda başlatılan savaş tırmanarak sürüyor. Kobane’ye yardım için yola çıkan, çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu 33 kişi, IŞİD bombasıyla katledildi. Halkların kardeşliğine, birliğine ve dayanışmasına yönelen bir bombaydı bu. Ortaçağ karanlığına karşı, aydınlığı temsil edenlere duydukları öfke ve korkuyla saldırdılar. Bombayı patlatan bir IŞİD’çiydi, fakat katliamın arkasında emperyalizmin ve işbirlikçilerinin bulunduğu çok açıktı. Ardından birlikte besleyip büyüttükleri …

Devamını oku